SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

HARAC – İMARA – FEY’ BAHSİ

<< 2945 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ مَرْوَانَ الرَّقِّيُّ حَدَّثَنَا الْمُعَافَى حَدَّثَنَا الْأَوْزَاعِيُّ عَنْ الْحَارِثِ بْنِ يَزِيدَ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ عَنْ الْمُسْتَوْرِدِ بْنِ شَدَّادٍ قَالَ سَمِعْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ مَنْ كَانَ لَنَا عَامِلًا فَلْيَكْتَسِبْ زَوْجَةً فَإِنْ لَمْ يَكُنْ لَهُ خَادِمٌ فَلْيَكْتَسِبْ خَادِمًا فَإِنْ لَمْ يَكُنْ لَهُ مَسْكَنٌ فَلْيَكْتَسِبْ مَسْكَنًا قَالَ قَالَ أَبُو بَكْرٍ أُخْبِرْتُ أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ مَنْ اتَّخَذَ غَيْرَ ذَلِكَ فَهُوَ غَالٌّ أَوْ سَارِقٌ

 

el-Müstevrid b. Şeddâd'dan demiştir ki: Ben Nebi (s.a.v.)'i (şöyle) buyururken işittim.

 

“Kim bizim emrimizde görevli ise (hanımı yoksa) evlensin, hizmetçisi yoksa, bir hizmetçi tutsun, evi yoksa ev alsın.

 

(Musa b. Mervan) dedi ki: Ebû Bekir (Yahya b. İshâk şöyle) dedi:

 

Bana haber verildiği(ne göre) Peygamber (s.a.v.)'i

 

"Kim bundan başka bir servet edinirse, O kimse haindir" -yahut ta hırsızdır- derken işittim.

 

 

İzah:

Ahmed b. Hanbel IV-229.

 

Hadis-i şerif, devlet memurunun evlenecekse israfa kaçmamak şartıyla, kadının mehrini devlet hazinesinden vererek evlenmesinin, hizmetçisi yoksa, hizmetçi tutacak kadar, evi yoksa ev kirasını karşılayacak kadar devlet hazinesinden para harcayarak hizmetçi tutması­nın ve ev kiralamasının caiz olduğunu ifade etmektedir.

 

Hattâbî'ye göre, bu hadis-i şerifi iki şekilde tefsir etmek mümkündür.

 

1. Bir memurun devletten aldığı maaşla evlenmesi, hizmetçi, ev temin et­mesi ve bunları temin edecek kadar maaş alması caizdir.

 

2. Eğer bir memur bekarsa devletin onu devlet hazinesinden evlendir­mesi, hizmetçisi yoksa hizmetçi tutması ve evi yoksa ona ev kiralaması icab eder.

 

Hadîsin senedinde geçen Cübeyr b. Nüfeyr, İmam Ahmed'in rivayetin­de Abdurrahman b. Cübeyr olarak geçmektedir. Bezl'ül-Mechûd yazarının tahkikine göre, doğrusu da budur. Ve bu Abdurrahman b. Cübeyr'den maksat Abdurrahman b. Cübeyr el-Mısrî, el-Fakih, el-Farzi, el-Müezzin, el-Amirî'dir.

 

Hadisin sonunda geçen Ebû Bekir'den maksatsa İmam Ahmed'in şeyhi Yahya ibn İshak'dır.

 

Her ne kadar AviTül-Ma'bûd yazarı bu Ebû Bekir'in Hz. Ebû Bekir Sıddîk olduğunu söylemişse de bu görüş doğru değildir.

 

Metin sonundaki -yahut ta hırsızdır- manâsına gelen cümledeki tered­düt ifadesi raviye aittir.